Kayıtlar

Bireysel Başvuru etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Karar Özeti - AİHM - Taner Kılıç Başvurusu

Kararın Künyesi AİHM (İkinci Bölüm), Taner Kılıç Davası, Başvuru No: 208/18, Karar Tarihi: 31/05/2022 Başvurunun Konusu Uluslararası Af Örgütü’nün Türkiye şubesi başkanı olan başvurucu, temel olarak, tutuklanmasını gerektirecek hiçbir delil bulunmadığından, kararların gerekçeli olmadığından, etkin bir tazminat yolunun bulunmadığından şikâyet etmiştir. Ayrıca, bir sivil toplum kuruluşu yöneticisi olarak konumu nedeniyle tutuklanmasının ifade ve örgütlenme özgürlüğüne haksız bir müdahale olduğunu ileri sürmüştür. Başvurucu, Bylock kullandığı iddiasını kabul etmemiş, bilirkişi raporlarına rağmen bu uygulamayı kullandığı kabul edilerek özgürlüğünden yoksun bırakıldığını savunmuştur. Kararın Özü AİHM, Bylock iddiasının “belirleyici unsur” olduğunu belirterek Akgün kararında olduğu gibi, yalnızca şifreli bir iletişim aracını kullanmanın tek başına tutuklama nedeni olamayacağını vurgulamıştır. Kararda, Akgün davasından farklı olarak Bylock iddiasının “tek dayanak” olmadığı, ancak dayanak olar...

Karar Özeti - AİHM - Yasin Özdemir Başvurusu

Kararın Künyesi AİHM (İkinci Bölüm), Yasin Özdemir Davası, Başvuru No: 14606/18, Karar Tarihi: 07/12/2021 Başvurunun Konusu Dava, öğretmen olan başvurucunun 2015 yılında, gazete yazıları hakkında Facebook'ta yazdığı yorumlar nedeniyle mahkûm edilmesiyle ilgilidir. Başvurucu, “terör örgütüne üye olmak” suçundan tutuklanmış, “terör örgütünün propagandası yapmak” suçundan hakkında iddianame düzenlenmiş ve nihayetinde “suçu veya suçluyu övmekten” mahkûm olmuştur.  Kararın Özü AİHM’e göre, ulusal yargıçlar, yasaları keyfiliğe karşı bireyi koruyacak şekilde yorumlamalıdırlar. Hükümeti eleştirmek örgüt bağlantısı veya örgüte destek gibi ağır suçlamalara neden olmamalıdır. Yasa, somut olayda olduğu gibi, ifade özgürlüğünü ortadan kaldırabilecek şekilde geniş yorumlanabiliyorsa, öngörülebilirlik şartını karşılamıyor demektir. Başvurucunun görüşleri çok farklı kesimler tarafından dile getirilmiştir ve şiddete teşvik etmemektedir. Olay tarihinde (Nisan 2015), idari organlarca tehlikeli olarak...

Karar Özeti: AİHM - Akgün Başvurusu

Kararın Künyesi AİHM (İkinci Bölüm), Akgün Davası, Başvuru No: 19699/18, Karar Tarihi: 20/07/2021 Başvurunun Konusu Dava, başvurucunun Türk makamları tarafından “FETÖ/ PDY” olarak adlandırılan bir örgüte üye olduğu gerekçesiyle tutuklanmasına ilişkindir. Başvurucu, bilgisayarlı bir sistemden alındığı anlaşılan, üzerinde kullanıcı (ID) numarası, cep telefonu numarası, T.C. kimlik numarası ve "kırmızı" ibaresi bulunan, tek sayfalık ve tarihsiz Bylock raporuna istinaden tutuklanmıştır. Başvurucu, hiçbir aşamada Bylock kullandığı iddiasını kabul etmemiştir. Kararın Özü AİHM, kararında, yalnızca tutuklama anı ve öncesindeki delil durumunu (olgu ve bilgileri) dikkate alacağını, dava dosyasının dışında kalan ve resmi olarak hâkimin dikkatine sunulmamış unsurların ise dikkate alınmayacağını vurgulamıştır. Somut olayda, sonradan sunulan veya elde edilen karar veya raporlar, sulh ceza hâkimi söz konusu tutuklamaya karar verdiğinde mevcut değildi. AİHM, yalnızca şifreli bir iletişim ara...

Karar Özeti: AİHM - Polyakh ve Diğerleri/Ukrayna Başvurusu

Kararın Künyesi AİHM (Beşinci Bölüm), Polyakh ve Diğerleri/Ukrayna Davası, Başvuru No: 58812/15, Karar Tarihi: 17/10/2019 Başvurunun Konusu Ukrayna’da, Şubat 2014’teki yoğun gösteriler sonucunda Cumhurbaşkanı V. Yanukovych görevinden ayrılmıştır. 16/10/2014 tarihinde, memurların kamudan ihracını öngören “Hükümet Arındırma Kanunu” yürürlüğe girmiştir. Bu kanuna göre şu kişiler ihraç edilecektir: (i) 25/02/2010’dan 22/02/2014’e kadar olan sürede en az bir yıl kamu hizmetinde çalışanlar ya da 1991’den önce Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Komünist Partisi’nde belirli görevlerde bulunanlar. (ii) Kanun ile öngörülen aklanma beyannamesini doldurmayanlar. Kanun ile; bu kişilerin 10 yıl boyunca kamu hizmetinden ve diğer bazı işlerden yasaklanmaları, ayrıca isimlerinin Adalet Bakanlığınca tutulan ve kamuya açık çevrimiçi bir veri tabanı olan Arındırma Kütüğü’nde yayımlanması öngörülmüştür. Başvurucular, haklarında uygulanan tedbirlerin özel hayata saygı hakkını ihlal ettiğinden şikâyet etmi...

Karar Özeti: AİHM - Acar ve Diğerleri Başvurusu

Kararın Künyesi AİHM (Komite), Acar ve Diğerleri Davası, Başvuru No: 64251/16, Karar Tarihi: 28/06/2022 Başvurunun Konusu Dava, 50 hâkim ve savcının darbe girişimi sonrasında tutuklanmasına ilişkindir. Başvurucular, temelde, delil olmaksızın tutuklandıklarından şikâyet etmişlerdir. Kararın Özü Komite tarafından verilen kararla AİHM, başvurucuların makul şüphe olmaksızın tutuklandıklarını tespit ederek özgürlük ve güvenlik haklarının ihlal edildiğine (AİHS m. 5 § 1) hükmetmiştir. Ancak diğer şikayetleri incelemeye gerek görmemiştir. Kararın Önemi Bu karar, daha önce aynı grupta (Altun ve Diğerleri) yer alan Turan ve Diğerleri kararının devamı niteliğindedir. Tutukluluğun hakimlik teminatına aykırı olduğuna dair şikâyet bulunmayan başvurular ayrı bir grup altında toplanarak karara bağlanmıştır. Her iki karar birlikte değerlendirildiğinde, binlerce hâkim/savcının 15 Temmuz sonrasında, mesleki güvencelerine aykırı ve delilsiz tutuklandıkları sonucu çıkmaktadır. Yine Turan ve diğerleri kara...

Karar Özeti: AİHM - Turan ve Diğerleri Başvurusu

Kararın Künyesi AİHM (İkinci Bölüm), Turan ve Diğerleri Davası, Başvuru No: 75805/16, Karar Tarihi: 23/11/2021 Başvurunun Konusu Dava, 427 hâkim ve savcının darbe girişimi sonrası tutuklanmasına ilişkindir. Başvurucular, temelde, iç hukukta yargı mensupları için öngörülen özel usul kurallarına aykırı olarak tutuklandıklarından şikâyet etmişlerdir. Kararın Özü Bu kararla AİHM, Alpaslan Altan, Hakan Baş ve Erdal Tercan başvurularında olduğu gibi, hakimlik teminatına sahip başvurucuların suçüstü hali bulunmaksızın tutuklandıklarını bir kez daha teyit etmiştir.  Kararın 84 ila 96 paragraflarında, “suçüstü” kavramının makul olmayan şekilde geniş yorumlandığı, dolayısıyla ilgili kanun maddelerinin “öngörülebilir olmadığı” ve bu nedenle de tutuklamaların “hakimlik teminatına” aykırı olarak yapıldığı vurgulanmıştır. Sonuç olarak AİHM, 427 hâkim ve savcının özgürlük ve güvenlik hakkının ihlal edildiğine (AİHS m. 5 § 1) hükmetmiştir. Kararın Önemi Tutukluluğun kanunilik şartını taşımadığı ve...

Karar Özet: AİHM - Hakan Baş Başvurusu

Kararın Künyesi AİHM (İkinci Bölüm), Hakan Baş Davası, Başvuru No: 66448/17, Karar Tarihi: 03/03/2020 Başvurunun Konusu Dava, bir hâkim olan başvurucunun darbe girişimi sonrası tutuklanmasına ilişkindir. Başvurucu, iç hukukta yargı mensupları için öngörülen özel usul kurallarına aykırı ve delilsiz olarak tutuklandığından şikâyet etmiştir.  Ayrıca, yetersiz gerekçe gösterildiğinden, tutukluluğunun gözden geçirilmesi esnasında duruşma yapılmadığından, Cumhuriyet savcısının mütalaasının bir örneğinin kendisine bildirilmediğinden, soruşturma dosyasına erişimin kısıtlandığından, sulh ceza hâkimlerinin bağımsızlık ve tarafsızlık olmadıklarından da şikâyet etmiştir. Kararın Özü AİHM, ulusal mahkemelerin suçüstü kavramını aşırı geniş yorumladıklarını, iç hukukun (2802 sayılı Kanun’un 94. maddesi) hukuki belirlilik ilkesine aykırı ve açıkça makul olmayan tarzda uygulandığını, bu nedenlerle Sözleşme’nin 5 & 1. maddesinin ihlal edildiğini tespit etmiştir. Ayrıca, başvurucunun tutuklandığı...

Karar Özeti: AİHM - Xhoxhaj/Arnavutluk Başvurusu

Kararın Künyesi AİHM (Üçüncü Bölüm), Xhoxhaj/Arnavutluk Davası, Başvuru No: 15227/19, Karar Tarihi: 09/02/2021 Başvurunun Konusu Dava, Arnavutluk yargısındaki yozlaşmaya son vermek amacıyla tüm yargı mensuplarının malvarlıklarının, ilişkilerinin ve mesleki yeterliliklerinin gözden geçirilmesiyle ilgilidir. Bu çerçevede, tüm yargı mensuplarından beyanname vermeleri istenmiştir. Anayasa Mahkemesi üyesi olan başvurucu, malvarlığının kaynağını açıklayamadığı ve menfaat çatışması bulunan anayasal bir şikâyetin incelenmesinden çekilmediği gerekçeleriyle meslekten ihraç edilmiştir. Kararın Özü Arnavutluk’ta yapılan anketler, kamuoyunun adalet sistemindeki yolsuzluk algısıyla ilgili yaygın endişelerini ortaya koymuş, yargıdaki yolsuzluklar pek çok uluslararası rapora konu olmuştur. Parlamento çatısındaki bir komisyonun da benzer tespitleri yapması üzerine reform ihtiyacı duyulmuştur. Venedik Komisyonu da bu reform hakkında olumlu görüş bildirmiştir. AİHM kurulan mekanizmanın yapısını ve işleyi...

Karar Özeti: Anayasa Mahkemesi - Hüseyin Aşkan Başvurusu

Kararın Künyesi : Anayasa Mahkemesi (İkinci Bölüm), Hüseyin Aşkan Başvurusu, Başvuru Numarası: 2017/15649, Karar Tarihi: 21/07/2020 Başvurunun Konusu : Başvuru, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir. Başvurucu, Yargıtay’ın 10/10/2016 tarihli ilamını 13/01/2017 tarihinde tebliğ aldığını belirterek 27/01/2017 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur. Kararın Özü : UYAP evrak işlem kütüğü üzerinde yapılan incelemede, kararın başvurucunun avukatı tarafından 21/12/2016 günü saat 13.09.16’da açılarak okunduğu tespit edilmiştir. AYM’ye göre, bu işlem sırasında nihai kararın öğrenildiğinin kabul edilmesi ve başvuru süresinin bu tarihten itibaren başlatılması gerekir.  Somut olayda, başvurucunun nihai karardan 21/12/2016 tarihinde haberdar olduğu, ancak otuz günlük başvurusu süresinden sonra, 27/01/2017 tarihinde, başvuru yaptığı gerekçesiyle süre aşımı nedeniyle kabul edilemezlik kararı verilmiştir. Kararın Önemi :  Nihai kararının tebliği ya da öğrenilmesinden ...

Anayasa Mahkemesine Başvuru Süresi Ne Zaman Başlar?

Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru süresinin son derece kısa olması nedeniyle pek çok kişi süresinde başvuru yapamamaktadır. Bu bilgi notu, potansiyel başvuruculara süre koşulu konusunda yardımcı olmak amacıyla hazırlanmıştır. Kolay anlaşılabilmesi amacıyla kısa ve özlü bir şekilde kaleme alınmıştır. A. Başvuru Sürenin Başlangıcı Nihai (son) kararının (ör. Yargıtay onama kararının) tebliği ya da öğrenilmesinden itibaren 30 gün içerisinde Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurulması gerekir. Öğrenmenin tebligattan daha önce gerçekleştiği durumlarda, sürenin başlangıcı olarak bu tarih, yani öğrenme tarihi , esas alınır. AYM, UYAP evrak işlem kütüğü üzerinde re’sen inceleme yaparak UYAP sisteminden kararın açıldığı tarihte öğrenmenin gerçekleştiğini kabul etmektedir. Tebligat ve öğrenme açısından başvurucu (ör. sanık) ya da yasal temsilcisi (ör. avukat) arasında bir fark bulunmamaktadır . Başka bir ifadeyle, ikisinden birisinin öğrenmesiyle ya da herhangi birine tebligat yapılmasıyla b...

Hâkim/Savcı Tutuklamalarına İlişkin Turan ve Diğerleri / Türkiye Kararı: Ne şiş ne kebap!

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), dün (23 Kasım 2021) açıkladığı Turan ve Diğerleri kararında, 427 hâkim ve savcının darbe girişimi sonrası tutuklanmasına ilişkin olarak özgürlük ve güvenlik hakkının ihlal edildiğine (AİHS m. 5/1) hükmetti. Başvuruculara 5.000 Euro manevi tazminat ve yargılama gideri ödenmesine karar verdi. Böylece daha önce karara bağladığı Alpaslan Altan, Hakan Baş ve Erdal Tercan başvurularında olduğu gibi, 427 hâkim/savcının tutuklanmasında suçüstü halinin bulunmadığını bir kez daha tespit etmiş oldu. Kararın 84 ila 96 paragraflarında, “suçüstü” kavramının öngörülebilir olmadığı, dolayısıyla tutuklamaların “hakimlik teminatına” aykırı olarak yapıldığı net ifadelerle vurgulanmıştır. Özetle; tutukluluğun kanunilik şartını taşımadığı ve hakimlik teminatına aykırı olduğuna dair önceki kararlardaki güçlü tespitlere, bu kararda da yer verilmiştir. Dolayısıyla kararla, tutuklamanın yasal olmadığına dair yaklaşım konsolide edilmiş oldu.  Ancak AİHM, tutuklamanın k...

Kesinleşen Ceza Hükmüne Karşı Bireysel Başvuru Formatı (Olaylar ve Şikayetler)

Genel Açıklamalar Malum olduğu üzere, Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), başvuru formlarında belirtilen olaylar ve öne sürülen iddialar çerçevesinde karar vermektedirler. Bu nedenle, başvuruların kapsamlı ve eksiksiz olması, başarı şansını ciddi ölçüde arttıracaktır. Bu çalışma, bireysel başvuru formu hazırlarken olayların anlatımı ve özellikle şikayetler açısından başvuruculara ya da yasal temsilcilerine yardımcı olmak amacıyla hazırlanmıştır. Hemen belirtmek isterim ki, AYM’de tazminat ve yargılama giderinin ilk başvuru sırasında AİHM’de ise hükümet görüşünden sonra talep edilmesi gibi durumlar dışında (yazının en altında örnek taleplere yer verilmiştir), her iki başvuru yolu büyük oranda benzerdir. Dolayısıyla aşağıda yer verilen şikayetlere her iki başvuru yolunda da yer verilmesinde bir sakınca bulunmamaktadır. Tam tersine, AİHM nezdinde iç hukuk yolunun tüketilmediği gerekçesiyle kabul edilemezlik kararı ile karşılaşmamak adına, aynı şikayetlerin da...

BY(E)LOCK?

Giriş 15 Temmuz sonrasında on binlerce kişi, sadece Bylock isimli haberleşme uygulamasını kullandıkları gerekçesiyle silahlı terör örgütü üyesi olmakla suçlandı ve mahkûm edildi. Yargı makamları tarafından, yazışma içeriklerinin tespiti ve niteliği dikkate alınmaksızın, kişilerin söz konusu uygulamayı kullanmış olmaları mahkûmiyet için yeterli görülmektedir. Şimdiye kadar, konu hakkında çok şey söylendi ve yazıldı. Tartışmalar, özellikle verilerin ele geçiriliş tarzı ve güvenli şekilde saklanması sorunları üzerinde yoğunlaşmış durumda. Başka bir ifadeyle, verilerin hukuka aykırı şekilde elde edildiği ve bütünlüğünün korunmadığı yönünde kaygı ve eleştiriler dile getirilmektedir. Yakın zamanda, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından Bylock nedeniyle mahkûm edilen kişilerce yapılan başvurularının hükümete komünike edilmesi (bildirilmesi), tartışmaları yeniden alevlendirdi. Bu yazının konusu, AİHM’in bireysel başvuruları inceleme usulü hakkında kısa bilgilendirmenin ardından, kom...